Nisan 2018’in Influencer Marketing Kampanyası: DORİTOS RİSK 2.0

Doritos Risk2.0 Orkun Işıtmak, Meryem Can ve Berkcan Güven, Ece Seçkin ile bir canlı yayın hayata geçirdi.

İnsan, doğası gereği potansiyelini risk ile geliştirerek, hayatta kalma mücadelesini hep bir üst evreye taşımıştır. Önceleri doğanın kendisine; kendi açlığına, hayvanlara, doğa olaylarına ve böylece tanrılara karşı hep riskli hamleler yaparak hayatta kalmıştır. Antik Yunan’da Aristotales ile felsefenin, sonrasında 17. Yüzyılda Pascal, Fermat ve Gombaud arasında geçen ve bize yıllarca liselerde “olasılık teorisi” olarak anlatılan derslerin temelindeki kumar problemlerinden günümüze, insan hep risk almış.

Aslında, zarı attığımda her seferinde 6 gelme olasılığı veya parayı fırlattığımda dik gelme olasılığı gibi, dolabı açtığımda dondurma kutusundan gerçekten dondurma çıkma ihtimali hemen hemen aynı ve hepsi kendi içinde bir risk barındırıyor.

Her oyun içinde biraz risk barındırır aslında. Hamleni yaptığında kestirdiğin bir karşı hamle hep vardır, ama aslında kestiremediklerin için oynarsın. Devam etme isteğini içten içe güden, bilinmez olandan haz alma beklentisidir, sonunda yanacağını bilsen bile.

2017 yılında lansmanı yapılan ve 2018’de yoğun talep üzerine tekrar satışa çıkan bir ürün Doritos Risk2.0. Piyasaya sürülen her ürün için geçerli olduğu gibi, Doritos da risk aldı aslında ve “Riske var mısın?” mottosuyla başlattığı bu oyun benzeri kampanya sosyal medya aracılığıyla büyük bir kitleye ulaştı. Reklam filminde de gördüğümüz, paket içerisindeki az sayıdaki acıyı yiyen kişinin dili maviye boyanarak ceza aldığı bu iletişimde, influencer tarafında kampanyayı desteklemek için Orkun Işıtmak, Meryem Can ve Berkcan Güven, Ece Seçkin ile bir canlı yayın hayata geçirdiler.  Yapılan canlı yayın toplamda 5.091 yorum, 1.456 beğenialdı. Toplam izlenme süresi 246.322dakika oldu ve canlı yayın toplam 45.764kez izlendi.

Facebook tarafında ise canlı yayının duyurusu olan etkinlik postu, reklam yayınından toplam 2.688.867, organik olarak da 119.258erişim elde etti. Toplam etkileşimin 12.328’i reklam yayınından,826’sı ise organik olarak elde edildi.

Hedef kitlesi 15-25 ABC olan Doritos, gerçekleştirdiği iletişimde, Meryem Can, Berkcan Güvenve Orkun Işıtmak’ın aralarına Ece Seçkin’i de alarak ne kadar risk alabileceklerini göstermelerini sağladı. Canlı yayınla dijitalde ses getiren bu kampanyanın oldukça başarılı iş sonuçlarına imza attığını söylemek mümkün.

Yaptıkları challenge için Orkun’a görüşlerini sorduğumda “Bu projenin diğerinden benim için farklı olmasının sebebi aslında bana da sürpriz olmasıydı. Yani canlı yayın esnasında biz o oyunu gerçekten oynadık ve kartlarda ne olduğunu bilmiyorduk. Risk aldık biz de yani:) Hepimiz arkadaş olduğumuz için de çok daha doğal ve bizlik oldu kampanya. İzleyiciler de hem cezayı hem etkisini gördüler. Bu sebeple de rakamlar da çok iyi oldu. Biz de çok eğlendik.”yorumunu yaparak, kampanyanın doğallığına vurgu yaptı.

Meryem Can’la konuştuğumda “Bana bir proje geldiğinde ilk baktığım şey, gerçekten markayı seviyor muyum? Gündelik hayatımda var mı? Yani aslında o ürünü tüketiyor muyum? Doritos zaten sevdiğim ve tükettiğim bir atıştırmalık olduğu için çalışmayı da istediğim bir marka oldu. Proje sırasında ise arkadaşlarım ile birlikte sanki evde takılıyor gibiydik, bu bizleri takip edenlere de yansıdı. İlk cezayı benim almam biraz moral bozucu olsa da sonra Orkun’a olanlar beni daha çok eğlendirdi. Doritos sayesinde bir araya gelsek de hiç rol yoktu, kendimiz olduk ve bu da seyircilere yansıdı.”diyerek marka bağlılığının ve içerikte doğallığın önemine dikkat çekti.

Orkun’un da Meryem Can’ın da yorumları, projenin amaçlarına çok uygun. Çünkü projede amaçlanan, seçilen isimlerin tüm doğallığıyla bir oyun oynamalarıydı. Keza Orkunu’un Instagram Stories’de yayınladığı yukarı kaydırmalı paylaşımının 11.401 tıklama alması veya Berkcan’ın post paylaşımının 662.090 kişiye erişmesi ve storylerin toplamda 2.379.761 kişi tarafından görüntülenmesi de amaçlananın elde edilmesinin iyi bir göstergesi.

Kampanya, tüm bu çerçevede, olasılıklarının üstüne çıkarak, çok doğru bir risk alındığını gösteriyor. Evet riskti, çünkü aynı odada bir araya getirilen isimler, izleyiciye “kör göze kurgu” izlenimi verebilirdi; ama tam tersine kazanım haline geldi çünkü doğallık ön plandaydı ve bu gerçek bir oyundu.

Bu nokta da proje bizlere, influencer marketing’in de riskli olduğunu ve sadece rakamlara bağlı kalmadan ve doğallık zemininden kaymadan yapılması gereken bir iş olduğunu tekrar hatırlattı. Ana akım medya reklamlarından influencer marketing’i ayıran özelliğin bu organiklik olduğunu tekrar görmek, hepimiz için iyi bir hatırlatıcı diye düşünüyorum.

Önümüzdeki ay başka bir başarılı influencer marketin kampanyasında görüşmek üzere.

Bu köşe yazısının orijinali Digital Age Dergisi’nin Mayıs 2018 sayısında yayınlanmıştır.

Bir Cevap Yazın